Siirt 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşma, savcılık makamı tarafından hazırlanan esas mütalaanın okunmasıyla başladı.
Mütalaada 9 sanık için "Cebir ve Şiddet Kullanmak ile Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmalarını talep edildi.
Siirt'te, Fethullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Valiliği abluka altına almaya çalıştıkları öne sürülen, başka FETÖ dosyaları ile birleştirilen, rütbeli eski askerlerin de bulunduğu 89'u tutuklu 332 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Duruşmada, savcının iddianamede, FETÖ’den tutuklu olan ve Yurtta Sulh Konseyince Siirt Sıkı Yönetim Komutanı ilan edilen eski Siirt 3.Komando Tugay Komutanı Ahmet Şimşek’in müştekilerden dönemin Siirt Valisi Mustafa Tutulmaz ile dönemin Siirt İl Emniyet Müdürü Metin Özkan arasında geçen diyaloğu okuması tüyleri diken diken etti.
Şimşek, dönemin eski İl Jandarma Komutan Yardımcısı Necati Metin aracılığıyla Vali Tutulmaz ve Emniyet Müdürü Özkan’i Tugay’a çağırdığını, Vali ve Emniyet Müdürünü kısa yoldan derdest etmeye çalıştığı ortaya çıktı.
Siirt 2. Ağır Ceza Mahkemesince, adliyedeki salonların fiziki yetersizliği nedeniyle Siirt Üniversitesi Merkez Yerleşkesi'ndeki konferans salonunda görülen duruşmaya tutuklu sanıklar, geniş güvenlik önlemleri altında getirildi.
Eski Siirt 3. Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Ahmet Şimşek'in Konya Ereğli T Tipi Kapalı Cezaevi'nden, eski Siirt 3. Komando Tugay Komutan Yardımcısı Albay Alican Erkiletlioğlu, eski İl Jandarma Komutan Vekili Albay Necati Metin ve eski Eruh 2. Komando Tabur Komutanı Yarbay İsmet Çehreli'nin Elazığ T Tipi Kapalı Cezaevi'nden (SEGBİS) ile katıldığı duruşmada, bazı tutuklu sanıklar ile tutuksuz sanıklar ile avukatları da hazır bulundu.
“Yurtta Sulh Konseyi” tarafından kendisine “Sıkı Yönetim” emri geldiğini ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) yürütmeye el koyduğu girişimiyle gerçekleştirilmek istenen hain darbe teşebbüsünün Siirt’teki baş aktörü olan ve Konseyce, kendisi “Siirt Sıkı Yönetim Komutanı” ilan edilen eski Siirt 3.Komando Tugay Komutanı tutuklu Ahmet Şimşek, dönemin Siirt Valisi Mustafa Tutulmaz ile İl Emniyet Müdürü Metin Özkan’ı derdest edebilmek için şeytanın aklına gelemeyecek bir komplo kurduğu ortaya çıktı.
Sivil, polis ve asker olmak üzere 254 kişinin şehit olduğu 2196 kişinin yaralandığı hain darbe girişiminin Siirt ayağında başrolde olan eski Tugay Komutanı Ahmet Şimşek, Vali ve Emniyet Müdürünü, destekçisi olan İl Jandarma Komutan Yardımcısı Necati Metin aracılığıyla derdest etmeye çalışmış…
Başarılı olamayan Darbeciler Siirt Valiliği’ne giderek Vali Tutulmaz ve Emniyet Müdürü Özkan’ı almaya çalışmış, zira etten duvar olan Siirtliler buna engel olmuş.. Fethullah Gülen’in direktiflerini uygulamaya sokmaya çalışan eski Siirt 3. Komando Tugay Komutan Yardımcısı Albay Alican Erkiletlioğlu ise, Vali Tutulmaz’a “Sizi Korumaya geliyoruz” deyince, Vali Tutulmaz kendisine,” Bugüne kadar bizi siz mi koruyordunuz, Bizim korumanıza ihtiyacımız yok” deyince, Erkiletlioğlu,” Biz daha güçlü koruyoruz, korumaya geliyoruz” şeklinde konuşmaların yaşanması tüyleri diken diken ederken, o kara gecede yaşananlar olayın boyutunu bir kez daha gözler önüne seriyor.
“BURANIN VALİSİ BUNDAN SONRA BENİM”
15 Temmuz hain darbe girişiminin Siirt ayağında en dikkat çeken isim Eruh Taburunu Siirt’e intikal ettiren eski Eruh 2. Komando Tabur Komutanı Yarbay İsmet Çehreli.. İsmet Çehreli 20 zırhlı kirpi tipli araçlarla Eruh’tan hareket ederek, Siirt’e sevk emrini alan ve uygulamaktan yargılanıyor. O gün sözde sokağa çıkma kamuflajıyla PKK/KCK terör örgütlerine yönelik Siirt kent genelinde başlatılan operasyona geldikleri bahanesini öne sürse de, Cumhurbaşkanı’nın sokağa çıkın talimatıyla Siirt Valiliği önünde toplanan ve Ülke bekası için ellerinde Türk bayraklarıyla vatan müdafaası veren Siirtli vatandaşlara ateş edilmesi emri verdiği ortaya çıktı.
Çehreli, Komutanı olduğu tabur askerlerini gaza getirerek, “ Bu gece çok farklı! hepinizi düğüne gider gibi görüyorum” diyerek askerleri dolduruşa getirdiği ortaya çıktı. Valilik önünde toplanan kalabalığa askeri aracın diyafonundan seslenen Çehreli, “ Değerli Siirtliler lütfen herkesi sükûnete ve evlerinize gitmeye davet ediyorum.
Hiç merak etmeyin! Terörle Mücadele aynı kararlılıkla devam edecektir. Size taahhütte bulunuyorum” diyerek Siirtli vatandaşları darbe karşıtı olmamalı hususunda teskinlerde bulunmuş. Çehreli ayrıca, kendisini engellemeye çalışan eski Siirt Emniyet Müdürü Özkan’a, “ Bundan sonra buranın Valisi benim” dediği iddianame de geçenler arasında…
SİİRT ASKERİ KANADININ MAHREM İMAMI MEHMET AKBULAK
Duruşmada tutuklu bulunan ve suçu okunan bir diğer sanık ise Mehmet Akbulak. Savcı’nın okuduğu iddianamede, Siirt’in askeri kanadının mahrem imamı olduğu belirtilen Akbulak’ın suçları ise şöyle sıralandı; “Siirt askeri kanadının mahrem imamı olan Mehmet Akbulak, Subay ve Astsubaylardan Cemaat için himmet adı altında para toplamış. Darbe gecesi subaylara, darbenin talimatları FETÖ Elebaşısı Fethullah Gülen’den geldiğini ve Hoca efendinin talimatlarına uyun. Subaylardan sorumlu olan komutanlara kendinize dikkat edin demiş.
2014-2015 yılında örgütün haberleşme ağı By-lock yüklediği tespit edilmiş, Dönemin Siirt 3.Komando Tugay Komutanı Ahmet Şimşek ise, sohbetlerde COCO programı yüklemiş. Bir hafta sonra bu programı silin talimatı vermiş. Darbe gecesi Akbulak, darbeci askerlere emirlere uyun demiş. Akbulak ayrıca, katalog yoluyla Konya ilinde evlendiği eşine 2009 yılında KPSS sorularını sızdırıp o sorular sınavda bire bir çıkmış. O dönem 91 puan alan eşi atanamamış. İkinci bir sınavda ise aynı şekilde eşine sınav sorularını sızdırmış ve eşi bu sefer 89 puan alarak Fizik Öğretmeni olarak ataması gerçekleşmiş.
Akbulak, darbe gecesi, darbede gönlü olmayan askerlere “Ahmet Paşaya destek çıkın” talimatları vermiş. Talimatlar Fethullah Gülen Hoca efendiden geliyor.“dediği ve suçu sabit görüldüğü gerekçesiyle İddianameyi okuyan savcı, Müştekilerin ifadelerini ve delilleri göz önünde bulundurarak, Sanıklar için, TCK m.309/1’e göre; “Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs suçundan cezalandırılmalarını talep etti.
