Bu haber kez okundu.

Dr. Ömer Başol, Onkolojik ve Kapalı Ameliyatları İle Adından Söz Ettiriyor
banner229

Geçtiğimiz ay Özel Siirt Hayat Hastanesinde göreve başlayan Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Ömer Başol yaptığı Onkolojik ve Kapalı ameliyatları ile adından söz ettiriyor.

Özel Siirt Hayat Hastanesinin başarılı Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Ömer Başol yaptığı başarılı Onkolojik ve Kapalı ameliyatlar ile vatandaşlar tarafından tercih ediliyor.

Özel Siirt Hayat Hastanesinin başarılı Genel Cerrahı Yrd. Doç Dr. Ömer Başol tarafından başarıyla uygulanan Onkolojik ve kapalı yöntem ile laparaskopik kolesistektomi (safra kesesi) ameliyatları hastaların memnuniyetini artırırken, vatandaşlar kısa sürede günlük yaşamlarına dönebiliyor.

Laparoskopi (kapalı yöntem) ameliyatlarıyla ilgili bilgi veren Özel Siirt Hayat Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Yrd. Doç Dr. Ömer Başol "Kapalı yöntem ameliyatlar son 15 yıldır geliştirilmiş yöntemlerdir. Açık yönteme göre en büyük farkı laparoskopi (kapalı yöntem) ameliyatlarında karın açılmıyor. 3 tane en fazla 1 santimetrelik kesilerle karına ulaşarak, özel aletlerle bu ameliyatlar yapılıyor. Ameliyat sonrası yaranın iyileşmesi ve hastanın günlük yaşamına dönmesi daha hızlı oluyor. En önemlisi de kozmetik bir ameliyat. Yara izleri çok daha minimal düzeyde oluyor" dedi.

Kapalı yöntem ameliyatlarda yelpazenin oldukça geniş olduğunu kaydeden Dr.Başol, "Kapalı yöntemle reflü ameliyatları yapıyoruz. Gastroözofagiyal reflüde cerrahi operasyon yapıyoruz. Kapalı fıtık ameliyatları yapıyoruz. Kapalı safra kesesi ameliyatları yapıyoruz. Apandisit ameliyatları yapıyoruz" diye konuştu.

Onkolojik Ameliyatlarda Cerrahi Operasyon Prosedürleri Nelerdir?

Onkolojik ameliyatlar ile gerçekleştirilen kanser cerrahisinde klasik ameliyat tipi invaziv olarak nitelendirilebilir. Bu yöntem derinin kesilerek kanserli dokuya ulaşıldığı ve tedavi sürecinin olduğu yöntemdir ancak günümüzde minimal invaziv yöntemlerinde de ciddi artış bulunmaktadır. Minimal invaziv prosedüründe büyük kesiler yerine laparoskopik, robotik, doğal açıklık, tek delikten laparoskopik cerrahi gibi yöntemler tercih edilmektedir. Bu ameliyat yöntemleri kapalı olarak gerçekleştirilen ve küçük kesiler ile cerrahi operasyonun yönetildiği işlemlerdir.

Onkolojik Ameliyatlara Hangi Durumlarda Başvurulmaktadır?

Her kanser cerrahi operasyona ihtiyaç duymamakta ya da her kansere aynı cerrahi operasyon uygulanmamaktadır. Hastanın yaşadığı problem ve hastanın özellikleri bir kapsam olarak değerlendirilmeli ve o durum için en uygun onkolojik cerrahi uygulama seçilmelidir.

Bu da kişinin sahip olduğu kanser türü, kanserin bulunduğu bölge ve evre ile hastanın genel sağlık durumu gibi başlıklar üzerinden değerlendirilmelidir. Tedavi edici yani küratif kanser ameliyatları, klasik kanser ameliyatları olarak bilinmektedir ve cerrahi operasyonla beraber tümör ile çevresindeki kanserli doku dışarıya bu bölgelere komşu olan normal dokularla beraber çıkarılmaktadır. Koruyucu yani profilaktik kanser ameliyatları kalıtsal geçişli kanserlerde daha çok uygulanır.

Tanısal yani diagnostik kanser ameliyatları lenf bezlerinde oluşan lenf nodunun örneklenmesi amacıyla lenfoma tedavi sürecinde kullanılmaktadır. Evreleme amaçlı kanser ameliyatları, kanserin evresi hakkında detaylı bilgi analizi yapabilmek adına gerçekleştirilir. Yumurtalık-over kanserinde karın zarından örnek alınması evreleme amaçlı kanser ameliyatlarına örnektir. Tümör hacmini azaltan, debulking kanser ameliyatları yine en sık olarak yumurtalık kanserinin tedavisinda başvurulan bir yöntemdir. İleri evredeki meme ve immünojenik özellikle bulunan yani böbrek kanseri gibi kanserlerde de bu yönteme başvurulabilir.

Geçici çözüm sağlayan, palyatif kanser ameliyatları, bağırsak kanserlerinde başvurulan bir yöntemdir. Tümöre bağlı bağırsak tıkanıklıklarında başvurulmaktadır.

Destekleyici kanser ameliyatları arasında venöz port uygulaması gösterilebilir. Kanser tedavileri sırasında çoklu damar yolu açmak yerine göğüs üzerindeki ana damar üzerinden bir santral belirlenmesidir. Bu işlem de santral venöz damar yolu uygulaması olarak nitelendirilmektedir. Bu yöntemle beraber ilgili tetkikler için kan alımı da kolayca gerçekleştirilebilir. Hastanın durumuna göre ağızdan gıda alma durumu gerçekleşemiyorsa bu noktada da bu yöntemden faydalanılabilir.

Doku bütünlüğünü sağlamaya yönelik, rekonstrüktif kanser ameliyatları, baş, boyun ve meme kanserlerinde sıkça başvurulan bir yöntemdir. İlgili bölgenin işlevleri ve estetik görünümden kaynaklı olabildiğince doku bütünlüğünün korunduğu ve kanserli dokunun temizlendiği ameliyat modelidir. Tüm kanser ameliyatlarında amaç tümörün tekrarlayıcı aktivite göstermemesi için tümöre olabildiğince zarar vermeden, çevredeki kanserli doku ile bu dokuların da çevresinde bulunan dokuların eksiksiz bir şekilde dışarıya çıkarılmasıdır.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.