Bu haber kez okundu.

Prof. Dr. Ercan Aksoy: Büyük Deprem Olma İhtimali Her Zaman Var
banner229

Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Aksoy, Siirt'in Kurtalan ilçesinde meydana gelen 5.0'lık depremle ilgili, fayların bu büyüklükteki depremleri üretme potansiyelinin olduğunu belirterek, "Bu depremler 5 büyüklüğüne kadar olacak.

Çünkü büyük depremimiz 6.8 büyüklüğündeydi. Dolayısıyla 5'in üzerinde artçı depremler devam edecek ama gerek Pütürge'den Çelikhan'a doğru gerekse Sivrice'den Palu, Bingöl ve Karlıova'ya kadar olan bölümde de yine artçı olmayan büyük depremler olma ihtimali her zaman var" dedi.

Siirt'te merkez üssü Kurtalan ilçe merkezi olan ve Diyarbakır, Mardin, Batman, Şırnak gibi birçok kentte hissedilen 5 büyüklüğündeki depremle ilgili konuşan açıklamada bulunan Fırat Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Aksoy, depremin ilk olarak Güneydoğu Anadolu bindirme kuşağından dolayı oluştuğunun düşünüldüğünü ancak fay düzlemi çözümlerine bakıldığında doğrultu atımlı bir fay üzerinde geliştiğini söyledi.

Prof. Dr. Aksoy, 24 Ocak'ta Elazığ'da meydana gelen 6.8'lik deprem sonrası bölgedeki deprem yoğunluğunun arttığını da dile getirdi.

Prof. Dr. Aksoy, depremin Kuzeybatı- Güneydoğu doğrultusunda uzanan faylardan birisinin üzerinde meydana geldiğini anlatarak, "Zaman zaman Marmara depremini ve Elazığ depreminden sonra artan etkinlikte 'Nerelerde deprem meydana gelir?' diye konuşurken birkaç ay önce de kuzeyde Bitlis'in Hizan ilçesinde deprem meydana gelmişti.

Bu vesileyle buradaki fayların da deprem üretme potansiyelinin olduğunu tekrar görmüş oluyoruz. Haritadan bakarsak Kurtalan'ın olduğu yerdeki çizgilerin hepsi sıkışmayı karşılamak üzere gelişen doğrultu atımlı faylar. Dolayısıyla bu fayların oralarda bu büyüklükte depremler üretme potansiyeli var" diye konuştu.

'BÜYÜK DEPREM OLMA İHTİMALİ HER ZAMAN VAR'

Elazığ'da 24 Ocak'ta meydana gelen 6.8'lk depremden sonra Doğu Anadolu fay zonu üzerinde yoğun bir deprem etkinliği olduğunu anımsatan Prof. Dr. Aksoy, "Sivrice kuzeydoğuda, Pütürge çevresi ile güneybatı da olmak üzere ve arada kırılan bölümde artçı depremler devam ediyor.

4,5'a yaklaşan depremler de var. Bu bize neyi gösteriyor? Kırılan bölümde artçı depremlerin devam ettiğini ve kırılan bölümün uç noktalarında da gerilmenin yan taraflara aktarıldığı için orada da deprem aktivitesinin devam ettiğini gösteriyor. Bu depremler 5 şiddetine kadar olacak. Çünkü büyük depremimiz 6.8 büyüklüğündeydi.

Dolayısıyla 5'in üzerinde artçı depremler devam edecek ama Pütürge'den Çelikhan'a doğru, Sivrice'den Palu, Bingöl ve Karlıova'ya kadar olan bölümde de yine artçı olmayan büyük depremler olma ihtimali her zaman var. Çünkü buradaki fayların aktif olduğunu görüyoruz. Meydana gelen küçük depremler bunu gösteriyor. 'Ne zaman büyük bir deprem meydana gelebilir?' sorusuna cevap vermek bugünkü teknolojik şartlarla, araştırmalarla mümkün değil; ama depremin bu fay zonlarında meydana geleceğini ön görebiliyoruz" dedi.

'DEPREMLE YAŞAMAYI HAYATA GEÇİRMEMİZ LAZIM'

Depreme karşı en kesin çözümün onunla birlikte yaşamayı hayata geçirmek olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Aksoy, şunları söyledi: "Bu çok zor bir olay değil. Yapılacak işler belli. Doğru yer seçimi yapılmalı. Fayın üzerine yapı yapılmaması lazım. Çünkü fayın üzerine yapı yaptığınız zaman bu fayın deprem sırasındaki hareketine bağlı olarak yer değiştirmeler meydana geliyor. Bunun üzerinde hiçbir yapının ayakta kalması mümkün değil. Zemine uygun projeler yapılmalı.

Bunu, bize kötü örnek olarak 1999 Marmara depremi gösterdi. Zeminde sıvılaşmalar oldu. İzmit'te ve Adapazarı'nda binalar birkaç kat yerin dibine girdi veya yan yattı. 30 Ekim'de İzmir'de Bayraklı'da gördük. Dolayısıyla zemine uygun yapıları, projelendirmek lazım."

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.