Büyükelçi Dr. Egemen Bağış, Siirt Üniversitesi (SİÜ) Konferans Salonu'nda düzenlenen "Türkiye Yüzyılı'nda Avrupa Birliği (AB) ile İlişkilerimiz" konulu konferansta, Türkiye'nin millet iradesinden aldığı güçle şekillenen vizyoner yaklaşımıyla küresel ve bölgesel meselelere yön veren bir aktör haline geldiğini söyledi.
Eski Avrupa Birliği Bakanı ve Prag Büyükelçisi Dr. Egemen Bağış, Siirt’te gerçekleştirdiği konuşmada Türkiye’nin bölgesel ve küresel alandaki rolüne, savunma sanayisindeki atılımlarına ve reform sürecine dair önemli açıklamalarda bulundu.
Bağış, konuşmasında dünyanın çalkantılı bir dönemden geçtiğini belirterek, günümüzde birçok ülkede “akil lider” eksikliği yaşandığını vurguladı.
Bu bağlamda Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gibi tecrübeli ve küresel ölçekte arabuluculuk rolü üstlenen bir lidere sahip olmasının büyük bir avantaj olduğunun altını çizdi.
“Kötü Komşu, Ev Sahibi Yaptı”
Bağış, Türkiye’nin savunma sanayisindeki gelişimine de dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:“Türkiye karşıtı lobilere belki de teşekkür etmeliyiz.
Ülkemize yönelik baskılar sayesinde, 2002’den bu yana her geçen gün büyüyen savunma sanayimiz ile artık İspanya’ya jet satar hale geldik.
Görev yaptığım dönemde bize ambargo uygulayan Çekya, bugün ülkemizde ciddi savunma sanayi ortaklıkları kurmuş bir ülke haline geldi.”
Siirt’in Tarihi Rolü
Siirt’in Türkiye siyasi tarihinde kritik bir rol üstlendiğini hatırlatan Bağış, “Ders kitaplarındaki bir şiiri okuduğu için hapis cezası alan Sayın Erdoğan’ı, 2003 yılında %85 oyla meclise ve Başbakanlığa taşıyan bu topraklar, ülkemizin bugün ulaştığı güçlü konumda göz ardı edilemeyecek bir katkı sunmuştur” dedi.
“Türkiye’nin Duruşu Vicdanından Geliyor”
Türkiye’nin dış politikada adalet ve vicdan eksenli bir çizgi izlediğini belirten Egemen Bağış, şu ifadeleri kullandı: “Sayın Dışişleri Bakanımızın da vurguladığı gibi, Türkiye’nin duruşu yalnızca coğrafi değil, tarihi ve vicdani bir mirasın ürünüdür. Haksızlık karşısında adaleti, eşitsizlik karşısında hakkaniyeti, zulüm karşısında ise mazlumları savunmaya devam ediyoruz.”
AB Süreci ve Reform Vurgusu
Egemen Bağış, Avrupa Birliği sürecinin Türkiye için hala stratejik bir hedef olduğunu belirterek, reform sürecinin yeniden canlandırılması gerektiğini ifade etti: “2009-2014 yılları arasında gerçekleştirdiğimiz reformlara baktığımızda, bu adımların yalnızca AB değil,
Türkiye için de ne kadar kıymetli olduğu açıkça görülmektedir. Ülkemizin daha demokratik, müreffeh ve yaşanabilir bir yapıya kavuşması için bu süreci yeniden başlatmalı, yasaları sadece AB değil, dünyanın başarılı uygulamalarını da göz önünde bulundurarak kendi kültürel hassasiyetlerimize göre uyarlamalıyız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2003’te söylediği “Gerekirse Maastricht kriterlerine İstanbul kriteri, Kopenhag kriterlerine Ankara kriteri deriz” sözünü hatırlatan Bağış, reformların Türkiye’ye özgü değerlerle şekillenmesi gerektiğini vurguladı.
Dış Politika Mesajları
Bağış, Türkiye’nin barış diplomasisindeki aktif rolünü sürdürmeye kararlı olduğunu şu sözlerle ifade etti:
- Filistin: İsrail’in uyguladığı soykırıma karşı sesimizi yükseltmeye ve Filistin halkının yanında durmaya devam edeceğiz.
- Suriye: Suriye’nin güvenliği ve istikrarı için mücadelemizi sürdüreceğiz.
- Ukrayna: Adil ve kalıcı bir barış için arabuluculuk çabalarımız sürecek.
- Avrupa Güvenliği: Avrupa güvenlik mimarisinin yeniden şekillendirilmesinde Türkiye aktif rol oynamaya devam edecek.
“Terörsüz Bir Türkiye, Bölgeye İlham Olacak”
Konuşmasının sonunda Türkiye’nin terörden arındırılmış, güçlü bir yapıya kavuşmasının sadece ulusal değil, bölgesel bir umut kaynağı olacağını belirten Bağış, “Ülkemizin aydınlık yarınları için hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Terörsüz bir Türkiye, tüm bölge için ilham kaynağı olacaktır” dedi.