Hazır Ekim ayına girmişken Cumhuriyetimizin yüzüncü yıl dönümü ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı vesilesiyle, bu yazıda Cumhuriyet ile ilgilihasbihal edeyim istedim.

Cumhur; topluluk, halk anlamına gelmektedir. Cumhuriyet ise; halkın kendi kendini yönetmesiolarak ifade edilmekte.

Başka bir tarif ile Cumhuriyet, ulusun egemenliğini kendi elinde tuttuğu; Hükümet ya da Cumhur (Devlet) Başkanının, halk tarafından belli bir süre için ve belirli yetkilerle seçildiği yönetim biçimidir.

Birinci Dünya Savaşını, Kurtuluş Savaşını, Cumhuriyet’in hangi zorluklarla kurulduğunu, bütün dünyayı kasıp kavuran İkinci Dünya Savaşı’nı bizim kuşak ve daha genç olanlar görmedik. Görmediğimiz içinde bugünden geçmişi eleştirmek ve yargılamak oldukça kolay geliyor bize.

Çok şükür ki bizler terör dışında savaş, yokluk ve yoksulluk görmemiş bir nesiliz.  

Bugün olduğu gibi yüz yıl önce ilan edilen Cumhuriyetin ve Cumhuriyet tarihimizin hiçbir dönemi kolay olmamıştır. 

Bu günlere de kolay gelinmemiştir. Düşe kalka,aksaklıklarla, sıkıntılar ve zaman zaman yol kazaları ve demokrasi ayıpları ile bir asrı devirdik. 

Cumhuriyetin Kuruluşundan bugüne kadar sırf Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığı nedeni veyabaşka sebeplerle Osmanlıya sarılan ve özlem duyan bir kesim olduğu gibi Osmanlı’yı tamamenreddeden kesimler de hep var ola geldi. Oysa günahı ve sevabı ile altıyüz yıllık Osmanlıİmparatorluğu’da yüz yıllık genç Türkiye Cumhuriyeti’de bizimdir.

Eleştirel gözle bakıldığında nasıl ki yönetimsel olarak Türkiye Cumhuriyetin eleştirilecek pek çok yününü bulabiliyorsak aynı gözle Osmanlı İmparatorluğuna baktığımızda da eleştiriye açıkyüzlerce husus bulabiliriz.

Padişahlığın, sultanlığın, krallığın, diktatörlüğünnasıl birer yönetim biçimleri olduklarını sanırım anlatmaya gerek yok. Dünyadaki ve çevremizdeki özellikle Ortadoğu ve Afrika ülkelerinin bazılarına bakmamız yeterli olacaktır.

Yüz yıl önce Cumhuriyeti kuranların basireti ve ileri görüşlülüğü olmasaydı bugün çevremizdeki o ülkelerden farkımız olmayacaktı.

Bir çoğumuz bugün Cumhuriyet sayesinde elde ettiğimiz maddiyat, statü, mevki ve makamları Padişahlıkta rüyalarımızda bile göremeyecektik.

Sizi bilmiyorum ama şahsen normal yurdumun insanı olan ve kuş uçmaz, kervan geçmez, elektriği, yolu ve okulu olmayan bir köyde dünyaya gelmiş olan ben her şeyimi Cumhuriyete borçluyum ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğum için de ayrıca bahtiyarım.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir” özdeyişi asında zaten Cumhuriyet yönetim sistemini en iyişekilde tarif etmekte.

Padişahlık devam etseydi; sarayla hiçbir bağı olmayan, ayrıca ağa, bey, efendi vb olmayan benve benim gibiler; babadan oğula geçmesi sebebi ile bugün sarayda kürdancıbaşı bile olamayacaktık. 

Mevcut yönetim sistemleri ile karşılaştırıldığında Cumhuriyetin en iyi yönetim şeklinin olduğuhemen fark edilir.

Şayet saltanat devam etseydi padişah olacak olan Sultan Abdulhamit’in torunu Rahmetli Osman Ertuğrul, Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığı yapanlara vefatından önce şu tarihi yanıtı vermekte: “Ailemiz için çok kötü oldu ama, Türkiye kazandı. Ben Türk olarak doğdum, Türk olarak öleceğim. Atatürk, Türk halkı için çok iyi bir liderdi. Mustafa Kemal Atatürk olmasaydı, İstanbul olmazdı.”

Son olarak;

Bugün bir Afganistan, bir Irak, bir İran, bir Suudi Arabistan, bir Libya, bir Suriye,.... değilsek bunu Cumhuriyeti kuran Mustafa Kemal Atatürk gibi bir lidere ve onun yol arkadaşlarına borçluyuz.

Onun için eleştiri yaparken Türkiye Cumhuriyeti’nin hangi şartlar altında kurulduğu unutmayın ve her şeye rağmen geleceğe umutla bakın ve “Cumhuriyetin Fazilet olduğuna”inanın.

Allah başka ülke bayrağı altında yaşamayı nasip etmesin. Hangi siyasi görüşten olursak olalım Ülkemizin, Bayrağımızın ve Cumhuriyetimizin kıymetini bilelim.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci yüz yılı ve “Türkiye Yüzyılı”nın başlangıcı olan 29 Ekim2023 ve Cumhuriyet Bayramımız şimdiden kutlu olsun.

Cumhuriyetimizin ilelebet payidar kalması dileklerimle…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Adnan Sönmez 8 ay önce

Çok güzel ifade etmişsiniz; elinize, fikirlerinize ve kaleminize sağlık

Avatar
ŞERAFETTİN DAĞYILDIZI 8 ay önce

Kaleminize sağlık

Avatar
Mustafa çınar 8 ay önce

Çok güzel yazı olmuş hocam.

Avatar
Ahmet kaya 8 ay önce

Görüşlerinize fikirlerinize saglik

Avatar
Nazim Yalçın 8 ay önce

Aynen öyle Sayın Hocam, TEŞEKÜRLER ve Selamlar.

Avatar
Seven Altay 8 ay önce

Hocam yüreğinize sağlık , faırmont ailesi olarak saygılarımızla