Bu haber kez okundu.

Yazar Mehmet Paksu, Pervari ve Şirvan İlçelerimizde Namaz Bilinci Semineri Verdi
banner229
Ensar Vakfı Pervari ve Şirvan ilçelerimizde Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle Yazar Mehmet Paksu tarafından Namaz Bilinci semineri verildi. Verilen seminerlere Siirt Ensar vakfı başkanı Necmettin Çiçek’te katıldı.
Yazar Mehmet Paksu tarafından verilen seminerlerde, İslam´ın ilk emri namaz. Minarelerden günde beş defa bu çağrı yapılır. Bu çağrıya uyanların sayısı en iyimser tahminle yüzde 25. Yani Müslüman bir ülkede yaşayan insanların dörtte üçü günlerini namazsız geçiriyor.
Yapılan son istatistiklere göre ülkemizde günde yaklaşık 600 ölüm vakası oluyor. Bu 600 ölümden 75´inin ölüm sebebi kanser. Kısaca her sekiz kişiden birisi kanserden dünyasını değiştiriyor. Bu maddi bir hastalıktır.
Son nefesini imanlı olarak vermişse mükâfatını alacaktır. Buradan yola çıkarsak her 600 kişiden 450 kişi "namazsızlık hastalığından" son nefesini veriyor. Yani ölen her 4 kişiden 3´ü namazsız olarak ömrünü noktalıyor. Bu açık nasıl kapanacak, bu yara nasıl sarılacak, bu "hastalık" nasıl tedavi edilecek, nasıl bir yol takip edilecektir?
Namaz insanın kalben, ruhen ve manen temizlenmesi, günde beş defa Yaratıcısıyla buluşması, huzura kabul edilmesi ise neler yapılmalı ki, insanlar namaza olan ihtiyaçlarını hissetsinler, namazsızlık hastalığına karşı "namaz ilacını" kullansınlar...
Yazar Mehmet Paksu “Günde beş vakit Allah’ı birlemenin, yani Tevhid’in eyleme dönüşmesinin adıdır namaz. Allah’ı tesbih, tekbir ve ta‘zim eylemek, O’na hamd, şükür ve senâda bulunmak, O’ndan yardım dilemek ve dualarımızın kabulünü istemek, günahlarımız için tevbe ve istiğfar etmek; dua, niyaz, yalvarma, tevazu, huşû, hudû, zikir, tefekkür... hepsi namazın birer parçası ve temel unsurudur. “Namaz: iman ile küfür arasındaki perde, mümini fahşâdan ve münkerden alıkoyan en önemli engel ve Müslümanı Müslüman olmayandan ayıran en belirgin bir ölçü ve alâmet-i farikadır… “Kısaca namaz: Tevhid’in pratiği, imandan aksiyona geçiştir; Tevhid inancının temel ilkelerini hem dilimizle, hem kalbimizle ve hem de hareketlerimizle tekrar edip iman ve ikrarımızı tazelemektir. “Bir başka açıdan namaz: tüm mahlûkatın ibadet biçimlerini kendisinde toplayan bir hülasadır.
Kıyam eden, rükû ve secde eden meleklerin ibadetleriyle canlı ve cansız bütün varlıkların ibadetleri, tesbih ve tenzihleri namazda toplanmıştır. Keza namaz: cismin, aklın ve kalbin iştirakiyle gerçekleştirilen mükemmel bir ameldir. Bu üç unsurun her biri adaletli bir şekilde ve yerli yerinde namazda temsil olunurlar: Cisim için kıyam, rükû, sücûd, dikilme ve eğilme; dil için kıraat, tesbih, zikir ve dua; akıl için düşünme ve anlama; kalp için de huşû ve manevi lezzet vardır…
“Namaz, münker’e ve fahşâ’ya, küfre ve şirke, nefse ve şeytana, dünyevi sevgi ve korkulara karşı büyük bir engel ve sağlam bir kalkandır. Allah adına tâğût’a karşı, rüşd adına ğayy’a karşı, iman adına küfre karşı ve hak adına bâtıla karşı kuşanılan çelikten bir zırhtır o…”

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.